- Liseye ve üniversiteye giriş sınavı, hazırlık sürecinde öğrencilere sancılı bir dönem yaşatıyor. Öğrenciler kadar aileler de bu süreci stresli ve kaygılı geçiriyor. Nitelikli eğitim modelini yaygınlaştırmayı hedefleyen yerli eğitim kurumları ise uygulamalarıyla öğrencilerin kendilerini ölçmelerine olanak tanırken, ebeveynler için de yol gösterici seminerler düzenliyor.
Hayata geçirdikleri uygulamalarla öğrencilerin kendilerini ölçmesine olanak tanıyarak Türkiye'de nitelikli öğretim modelini yaygınlaştıran Ankara merkezli Beşgen Eğitim Kurumları Kurucusu İsmail Kaya "Öğrencilerimizin sınava hazırlık sürecinin her aşamasını doğru planlayıp, zamanı etkin kullanmalarını sağlıyoruz. Bu sayede onlara özgüven aşılayarak hedeflerine adım adım yaklaşmalarına, stres ve kaygı seviyelerini en aza indirmelerine kapı açıyoruz" dedi.
"SINAV KAYGISINI ORTADAN KALDIRAN KURUMLARIN ÖNCÜSÜ OLDUK"
Sınav kaygısı ve stresinin, bilgi eksikliğinden ortaya çıkan güvensizlikten doğduğunu belirten İsmail Kaya, "Sınav kaygısı ve güven problemini aşmada en güvendiğimiz enstrümanımız verdiğimiz eğitimin kalitesidir. Çünkü bilgi düzeyi arttıkça, öğrenme geliştikçe öğrencinin kendine olan güveni artmakta ve buna bağlı olarak kaygısı azalmaktadır. Kısacası kaygı ve bilgi arasında ters orantı vardır. Kurumlarımızda öğrencilerimizin bilgi düzeyini göz önünde bulundurarak, her birine özel haftalık ve aylık çalışma programları hazırlıyoruz. Öğretmenlerimiz ve rehberlik servisimiz vasıtasıyla bu programları hem okulda hem de dijitalde takip ediyoruz. Böylece öğrencilerimize sadece sınava hazırlık sürecinde değil, hayatları boyunca zamanı planlı yönetebilme yeteneği kazandırıyoruz" diye konuştu.
"PSİKOLOJİK DANIŞMANLARIMIZ SINAV KAYGISI YAŞAYAN EBEVEYNLER İÇİN SEMİNER DÜZENLİYOR"
Misyonlarını yalnız öğrenciler değil, velilerle de paylaştıklarına dikkat çeken İsmail Kaya, şunları kaydetti:
"Çocuklarının eğitiminin aileler için çok önemli olduğunun farkındayız. Ailelerin yaşadıkları kaygıyı öğrencilere yansıtmalarının önüne geçiyor, çocukların çalışma disiplini oluşturmalarına aracılık ediyoruz. Çünkü ailelerin sürece yoğun bir şekilde dahil olması öğrenci üzerindeki baskıyı artırarak kaygı düzeyini yükseltiyor. Bu doğrultuda uzman psikolojik danışmanlarımız eşliğinde aileler için seminerler düzenlerken, öğrencilerimiz için farklı psikolojik yöntem ve teknikler kullanıyoruz.""ÖĞRENCİLERİMİZİN YÜZDE 95'İ İSTEDİKLERİ ÜNİVERSİTEYİ YA DA BÖLÜMÜ KAZANDI""23 yıllık uzun soluklu bir eğitim kurumu olmamızın nedenlerinden biri de değişime açık bir yapıyla sorunlara özgün çözümler üretebilmemizdir" diyen İsmail Kaya, öğrencileri için uyguladıkları diğer yöntemler hakkında da şu bilgileri paylaştı:
"Özgün yöntemler uygulamaya öncelik veriyoruz. Anlama ve kavrama becerilerinin gelişiminde çoğu kişi okumanın yeterli olduğunu düşünür. Halbuki anlama ve yorumlamanın gelişmesi için yazmak, yazarken yargıları zihinde birbirine bağlamak da okumak kadar etkili bir yöntemdir. Bundan yola çıkarak öğrencilerimizden 15 günlük periyotlarla bu süreçte yaşadıklarını, hissettiklerini deneme biçiminde yazmalarını istiyoruz. Bu yöntem hem çocukların becerilerinin gelişmesini hem de bu yazıları okuyan rehberlik birimimizin söze dökülmemiş bazı problemleri fark etmesini ve çözüm üretmesini sağlıyor. Gerçekleştirdiğimiz bu tarz uygulamaları, öğrencilerimizin başarısıyla taçlandırıyoruz. Öte yandan Hata Defteri, Teknoloji Diyeti, Başarı Merdiveni gibi yenilikçi ve özgün eğitim öğretim yöntemlerine yer veriyoruz. Bu konuda Türk eğitim sistemine doğrudan katkımızın olduğunu düşünüyorum çünkü bu yöntemleri birçok kurum aynı isimlerle kullanmaya ve reklamlaşmaya başladı. Bu durumun da ayrıca gururunu yaşıyoruz. Tüm bunlara bağlı olarak da geçtiğimiz yıl öğrencilerimizin yüzde 95'i hedefledikleri üniversite ya da bölümü kazandı."
DHA
Hayata geçirdikleri uygulamalarla öğrencilerin kendilerini ölçmesine olanak tanıyarak Türkiye'de nitelikli öğretim modelini yaygınlaştıran Ankara merkezli Beşgen Eğitim Kurumları Kurucusu İsmail Kaya "Öğrencilerimizin sınava hazırlık sürecinin her aşamasını doğru planlayıp, zamanı etkin kullanmalarını sağlıyoruz. Bu sayede onlara özgüven aşılayarak hedeflerine adım adım yaklaşmalarına, stres ve kaygı seviyelerini en aza indirmelerine kapı açıyoruz" dedi.
"SINAV KAYGISINI ORTADAN KALDIRAN KURUMLARIN ÖNCÜSÜ OLDUK"
Sınav kaygısı ve stresinin, bilgi eksikliğinden ortaya çıkan güvensizlikten doğduğunu belirten İsmail Kaya, "Sınav kaygısı ve güven problemini aşmada en güvendiğimiz enstrümanımız verdiğimiz eğitimin kalitesidir. Çünkü bilgi düzeyi arttıkça, öğrenme geliştikçe öğrencinin kendine olan güveni artmakta ve buna bağlı olarak kaygısı azalmaktadır. Kısacası kaygı ve bilgi arasında ters orantı vardır. Kurumlarımızda öğrencilerimizin bilgi düzeyini göz önünde bulundurarak, her birine özel haftalık ve aylık çalışma programları hazırlıyoruz. Öğretmenlerimiz ve rehberlik servisimiz vasıtasıyla bu programları hem okulda hem de dijitalde takip ediyoruz. Böylece öğrencilerimize sadece sınava hazırlık sürecinde değil, hayatları boyunca zamanı planlı yönetebilme yeteneği kazandırıyoruz" diye konuştu.
"PSİKOLOJİK DANIŞMANLARIMIZ SINAV KAYGISI YAŞAYAN EBEVEYNLER İÇİN SEMİNER DÜZENLİYOR"
Misyonlarını yalnız öğrenciler değil, velilerle de paylaştıklarına dikkat çeken İsmail Kaya, şunları kaydetti:
"Çocuklarının eğitiminin aileler için çok önemli olduğunun farkındayız. Ailelerin yaşadıkları kaygıyı öğrencilere yansıtmalarının önüne geçiyor, çocukların çalışma disiplini oluşturmalarına aracılık ediyoruz. Çünkü ailelerin sürece yoğun bir şekilde dahil olması öğrenci üzerindeki baskıyı artırarak kaygı düzeyini yükseltiyor. Bu doğrultuda uzman psikolojik danışmanlarımız eşliğinde aileler için seminerler düzenlerken, öğrencilerimiz için farklı psikolojik yöntem ve teknikler kullanıyoruz.""ÖĞRENCİLERİMİZİN YÜZDE 95'İ İSTEDİKLERİ ÜNİVERSİTEYİ YA DA BÖLÜMÜ KAZANDI""23 yıllık uzun soluklu bir eğitim kurumu olmamızın nedenlerinden biri de değişime açık bir yapıyla sorunlara özgün çözümler üretebilmemizdir" diyen İsmail Kaya, öğrencileri için uyguladıkları diğer yöntemler hakkında da şu bilgileri paylaştı:
"Özgün yöntemler uygulamaya öncelik veriyoruz. Anlama ve kavrama becerilerinin gelişiminde çoğu kişi okumanın yeterli olduğunu düşünür. Halbuki anlama ve yorumlamanın gelişmesi için yazmak, yazarken yargıları zihinde birbirine bağlamak da okumak kadar etkili bir yöntemdir. Bundan yola çıkarak öğrencilerimizden 15 günlük periyotlarla bu süreçte yaşadıklarını, hissettiklerini deneme biçiminde yazmalarını istiyoruz. Bu yöntem hem çocukların becerilerinin gelişmesini hem de bu yazıları okuyan rehberlik birimimizin söze dökülmemiş bazı problemleri fark etmesini ve çözüm üretmesini sağlıyor. Gerçekleştirdiğimiz bu tarz uygulamaları, öğrencilerimizin başarısıyla taçlandırıyoruz. Öte yandan Hata Defteri, Teknoloji Diyeti, Başarı Merdiveni gibi yenilikçi ve özgün eğitim öğretim yöntemlerine yer veriyoruz. Bu konuda Türk eğitim sistemine doğrudan katkımızın olduğunu düşünüyorum çünkü bu yöntemleri birçok kurum aynı isimlerle kullanmaya ve reklamlaşmaya başladı. Bu durumun da ayrıca gururunu yaşıyoruz. Tüm bunlara bağlı olarak da geçtiğimiz yıl öğrencilerimizin yüzde 95'i hedefledikleri üniversite ya da bölümü kazandı."
DHA
